Bu kitapta, 1915'te ya da öncesinde müslümanlastirilarak, asimile edilerek Anadolu'da kalmis Ermeni cocuklarinin hikayelerini, torunlarinin agzindan dinleyeceksiniz. Simdilerde orta yaslarini sürmekte olan bu torunlar Ermeni dedelerini, ninelerini, kendilerini anlatirken yüzlesmesi güc sorulari da gündeme getiriyorlar.
Bugün Türkiye'de yasayanlar kendi hikayelerini ne kadar biliyor, nelerin üstü örtülüyor, bu sirlar bizi nasil etkiliyor? Neredeyse yüz yil sonra 1915'te yasananlar "torunlar" icin ne ifade ediyor? Burada hikayesini okuyacaginiz kisiler bizi kendimizle, ailemizle, komsularimizla, arkadaslarimizla tanismaya, birbirimizin hikayelerine kulak kabartmaya davet ediyorlar. Yalanlardan, gercek korkusundan kurtulup gecmisimizle yüzlesmeden bariscil bir gelecege varamayacagimizi hatirlatiyorlar bize...