Maresalin 10 Nisan 1950deki ölümünden sonra Milli Sef Inönü, aralarindaki Bitmeyen Kavgadan dolayi büyük komutanin ailesine bassagligi mesaji göndermekten özellikle imtina etmisti. Sefin yarattigi diktavari korku nedeniyle devlet ricali adeta sus pus olmus durumdaydi. Bütün bu vefasizliklarin ötesinde, Maresalin cenazesinin yüzbinlerin gözyaslari icerisinde kaldirildigi ana kadar Ankara ve Istanbul radyolarindan müzikli yayinlarin kesilmeyisi, Türk halkinin ruhunda infial yaratan tepkilere neden olmustu. Asil üzüntü veren husus, Inönünün bilgisi dahilinde radyolardan nesredilen Ciftetelliyle Maresalin son yolculuguna ugurlanmasi hadisesi idi. Buradan sormak gerekiyor; Atatürkün yanisira Ali Fuad Cebesoy, Rauf Orbay, Fethi Okyar ve Refet Bele gibi Milli Mücadelenin degerli komutanlariyla, son raundda Fevzi Cakmak olmak üzere, Inönü kendinden baska kiminle kavgali olmadi ki.. Yakin tarihin deger yargilari hakikatleri böyle deklare ettigine göre; o kötü-bu kötü Son diktatör, bir tek sen mi iyisin demezler mi insana
