Iranli yazar Freidoune Sahebjam romaninin ana eksenine onbirinci yüzyilin önemli karakterlerinden Hasan Sabah, Nizamülmülk ve Ömer Hayyami aliyor. Kurgu ve gercegin ic ice gectigi, duygunun ve hirsin bir insanin yüreginde hangi kapilari acacagina dair bir yol hikayesidir anlatilan. Siirsel bir gezinti ile tarihin derinliklerinden gecerek kimilerince kahraman, kimilerince cani olarak adlandirilan Hasan Sabahin tartismali yasamidir önümüzde duran.
Verilen sözlerin degeri ile kesisen yollar, firtina yaratmaya yetmistir. Iste bu firtinanin sonucunda sözler unutulmus ve mücadele baslamistir. Mücadelenin merkezi Alamut Kalesidir. Tarikatin ögretileri ve müritleri burada yetismistir. Burada hashas ile tanisan müritlerin Hasan Sabahin telkinleriyle siyasi cinayetler isledikleri rivayeti günümüze kadar gelmistir..
Freidoune Sahebjam sadece gizemli bir kahramandan söz etmiyor romaninda. Özel bir kahraman da yaratmiyor. Her sey romanin diger kahramani olan Ömer Hayyamin dizesindeki gibi akmaktadir.
Hayatimin agaci söküldügü
Ve vücudum dagildigi günde,
Kilimden bir kadeh yaparlar belki,
O zaman, sarapla dolu o kadehten
Yeniden dogarim ben de.
Anlatilan tam da budur.