Zengin bir ailenin cocugu olarak Rusyanin Tula sehrindeki Yasnaya Polana adli konakta dogdu. Cok kücük yaslarinda önce annesini, sonra babasini kaybetti, yakinlarinin elinde büyüdü. Cocuklugundan beri gercekleri incelemeye karsi büyük bir ilgisi vardi. Ögrenimini tamamlamak icin Moskovaya gitti. Caliskan zeki bir ögrenci olarak basari ve sevgi kazandi. Fransizcasini ilerletmis, Voltairei ve J. J. Rousseauyu okumus, bu iki yazarin kuvvetli etkisinde kalmisti. Yasnaya-Polyanaya döndü, yoksul köylüler arasina katildi. Ilk eseri olan Cocuklugumu bu siralarda yazdi.
Eserlerinde insanligin cesitli meselelerine deginen Tolstoyun dünya ölcüsünde bir sanat ve fikir degeri vardir. Kendi ülkesinin toplumsal siyasal calkantilarini, halkinin yaradilisini, yasayisini büyük bir ustalikla yansitmistir. Gercekci edebiyatin en büyük temsilcilerinden oldugu kadar, bir filozof ve bir egitimci olarak da ün kazanmisti. Yukarida sayilanlarin disinda Dirilis, Gencligim, Cocukluk, Haci Murat, Ayaklanis, Sergi Baba, Tanri Bizim Icimizdedir, Kazaklar, Tesadüf, Iki Süvari gibi eserleri vardir.
Tolstoy 82 yasindayken, 1910 yilinda öldü. Kis ortasinda evini terk ettiginde hasta düstükten sonra, Astapovada tren istasyonunda zatürreden öldü. Polis, cenazesine katilmak isteyenlere ulasimi sinirlandirmak icin calisti ama binlerce köylü cenazesinde sokaklari doldurdu.