Hayatin sürekli bir degisim icinde ilerleyen, statiklige yer vermeyen dinamik bir sürec olusu, yasam süreci icerisinde birey ile cevresi arasinda devamli bir etkilesim ve bu etkilesimle birlikte bir degisimin oldugu gercegini gözler önüne serer. Bu cercevede felsefe, hayat süreci icerisinde insanlarin sorunlarina cözüm önerileri sunan ve onlarin hayat hususunda mahir kisiler olmalarini saglayan bir arac islevi görür. O, öncelikle dünyayi kendi evimiz gibi hissetmeye ve dünyayla bir yakinlik kurmamiza, ardindan deneyimlerimize farkli acilardan bakmaya hizmet eder. Bu yüzden, felsefe hayatin getirdigi yeniliklere yanit olabilecek bir perspektifi temsil eder.
Bu eser, ahlaki ve felsefeyi yasam üzerinden anlamayi hedefleyen, yazarin cesitli zamanlarda yazmis ve yayimlamis oldugu on üc makaleden olusmustur. Bu seckide yer alan ve farkli meselelere isaret eden makalelerden bir kismi icinde bulundugumuz durumu anlamaya calisirken yeni öneriler getirmekte, bir kismi ele alinan meseleye dair klasik ve modern düsüncedeki farkliliklari ve bu farkliliklarin felsefi zeminlerini sunmakta, bazilari yaklasimini daha elestirel bazilari da daha teknik bir tarzda ortaya koymaktadir. Ancak bu makaleler, onlari bir araya getiren ve iliskilendiren ortak bir hususiyete sahiptir. Eser boyunca ele alinan meseleler, söz konusu hususlarin soyut ve yasam dünyasindan kopuk teorilerden ziyade deneyimlerde anlasilip test edilmesi geregini vurgulayan bir cerceveye isaret eder. Bu cercevenin yolculugumuzu zenginlestirip, derinlestirecegi umulur.
