Iceri girmez miydiniz, diyor. Yüzünde yarim bir gülümseme. Onu bütüne mi tamamlasa yoksa yüzüne daha baska bir ifade mi oturtsa, karar veremiyor. Daha üzgün görünebilir belki ya da daha öfkeli. Bu duruma hepsi uyar. Hayir sag olun, otobüse yetismem lazim, diyorum. Yalan. Birlikte yasadiklari evi, onun benim hayatimda olmadigi zamanlarda kacip saklandigi yeri ne kadar cok merak ettim. Ona bizden baska bir hayati icine sigdirabilecegi bir ev yarattim. Odalarinda, banyosunda, mutfaginda defalarca dolastim. Simdi esiginde durdugum bu evin, o düssel eve ne kadar benzedigini görmek ilginc olabilirdi.
Iceri Girmez miydinizle Haldun Taner Öykü Ödülünü kazanan Önderoglu, öykülerinde farkli hayatlari, farkli insanlari bir araya getiriyor. Yalin ve carpici anlatimiyla dikkatleri üzerine ceken Neslihan Önderoglu, bu kitabinda da günlük hayatin derdini, tasasini yüklenen, yasamdan yaralar alip kabuklarina cekilen insanlari anlatiyor. Yazar, yogun bir hüzün duygusunun sarip sarmaladigi bu öykülerde okurun bamteline dokunuyor.
