Yildizlara giden yolu bulanlarin destansi hikâyesi...
Belki yol uzundu benim için. Ufuklar ötesi bir dünya vardi önümde. Yeryüzünde nice sirlar, kiyisi
görülmeyen ummanlar vardi. Manalari Bilen Sultan'in emri üzere arkama bakmadan, sessizligin
sessizliginde, aslan yüreginin bile korkacagi issiz yerleri asarak geçmistim. Istanbul'a ulastigimda
yüzlerce kilometrelik mesafeyi, onlarca sehri ve belki de birkaç zaman yilini geride birakmistim...
"Ey Aziz! Bu kitap anber kokulu sirlarla yazdirilmistir.
Hayatimizdaki en önemli iki gün hangileridir bilir misin?
Dogdugumuz gün ve neden dogdugumuzu anladigimiz gün!"
Evet, gidilmesi gereken yerdeydim. Uzaklarda degil gönül âlemimde!
Göz gördü, kalp iman etti.
Bu sözden gizli sirra giden bir yol vardir. Burada bundan baskasini
söyleyemem...
"Yalanlarin en büyügü kisinin görmedigi rüyayi gördüm demesidir."
(Buhari, Tabir, 45; Müsned 2/96, 119)
Bu kitap; ilahi ikramlarin hikmet kalemiyle dile gelmesidir.